yumurtalık tarihçesiPaylaş Bugün, 17:21 | Notu Düzenle | Sil İlçenin Tarihi | 01 Ağustos 2009 Adana Ilimizin Yumurtalık ilçe merkezi Iskenderun Körfezinin kuzeyinde MÖ. 4. yüzyılın son çeyreğinde Büyük İskender’in Pers imparatoru Dara’yi bugünkü Iskenderun ile Dörtyol arasında kalan ovada yenmesinden sonra iskenderin halefleri olan Makedonyalı komutanlar tarafından bir liman şehri olarak kurulmuştur. MÖ. 1. Yüzyılda tarihin en parlak dönemini yaşamıştır.7-10.Yüzyıllarda, Araplarla Bizans arasındaki savaş1arda tamamen tahrip olan kent 11.yüzyıldan itibaren Ayas adıyla piskoposluk merkezi oldu. Bu dönemde de Akdeniz’ in ünlü bir ticaret limanı olma özelliğini sürdüren Ayas’ta biri karada bir de limandaki adada olmak üzere iki kale inşa edildi. 1201 de Cenovalilar 1261 de de Venedikliler Ayas’ta ticari koloni kurma ayrıcalığını elde ettiler. Kentin asıl gelir kaynağı olan deniz ticaretini ellerinde tutan Venedikliler, kenti Lajazzo olarak adlandırmaktaydılar. 1266 yılında Memlüklüler ilk kez Kilikya’ya saldırdıklarında Ayas’ı tahrip ettiler 1268 yılında kenti ziyaret eden Marko Polo, limanın Venedikli ve Cenovali tüccarlarla dolu olduğundan ve bunların ipek, yün, hububat ve baharat ticareti yaptıklarından bahsetmektedir. Marko Polo 1271 yılındada çin’den dönüşünde ikici kez kenti ziyaret eder. Venedikli ye Cenoyali tüccarlar buradan Kilikya içlerine kadar uzanan ticari geziler yapmaktaydı. Bunların kendilerine ait birer tane kiliseleri vardı.1517 yılında Yavuz Sultan Selim’in Mısır seferi ile de Osmanlı İmparatorluğu egemenliği altına girdi. Kanuni Sultan Süleyman döneminde , kentin batısında “Sahil Kulesi”adı verilen küçük bir kule yaptırıldı.Osmanlı Vilayet örgütünde Ayas, Cebeli Bereket (Osmaniye sancağına bağlı Payas ilçesinin bir bucağı oldu Doğu ticareti Akdeniz’ den uzaklaştıkça Ayas Limanı da ortaçağdaki önemini yitirdi.Önceleri Yumurtalık, denize dar bir alan ile açılan bir körfez kenti idi. Geniş ve çok güvenli bir liman olmaya elverişliydi. Pire’de üslenen ingiliz donanması burada kışlardı.Yumurtalık, 19 Temmuz 1926’ya kadar kaza iken, nahiye yapılıp Ceyhan’a, 1 Nisan 1959’da ilçe yapılarak Adana’ya bağlanmıştır.Akdeniz’in kenarında olan Yumurtalık’ın Güney ve Doğusu İskenderun körfezi , Kuzeyi Ceyhan İlçesi , Kuzey-Batısı Adana İli , Batısı ise Karataş İlçesi ile çevrilmiş bulunmaktadır. İlçenin yüz ölçümü 501 Km2 dir. İlçenin Genel Durumu 02 Ağustos 2009 Ceyhan’a bağlı bir bucak iken 1 Nisan 1959 tarihinde ilçe olmuştur. Yumurtalık’a bağlı 16 köy ve 3 kasaba bulunmaktadır.İlçe merkezi 5296 nüfuslu Yumurtalık’tır (Ayas). İlçenin yüzölçümü 501 km2 dir. Adana’nın 81 km. güneybatısında İskenderun Körfezi’nin batı kıyılarında yer almaktadır. İlçenin kuzey ve batısı Adana’nın Ceyhan,Karataş ve Yüreğir ilçeleri ile doğu ve güneyi Akdeniz’le çevrili bir sahil yerleşim birimidir. Son dönemde doğrudan Adana’ya ulaşımın sağlanması hem merkezin doğrudan bağlanışını hem de köylerle ile iletişimini olumlu bir şekilde geliştirmiştir. Çeşitli medeniyetlerin hüküm sürdüğü bir coğrafyada yer almasından dolayı tarihi eser bakımından oldukça zengindir. İlçenin merkezinde yer alan yazın özellikle yerli turistlerin gözdesi olan son derece berrak ve temiz bir tabii plajı vardır. İlçenin aynı zamanda içeri girdikçe sığlaşan ve yer yer bataklıklardan oluşan geniş bir körfeze sahiptir. Bu körfez ve dalyan çok çeşitli kuş cinsine ve balık yetiştiriciliğine ev sahipliği yapmaktadır. Tarihi Varlıklar | 01 Ağustos 2009 SÜLEYMAN KULE ;Osmanlı hükümdarı Kanuni Süleyman zamanında yaptırıldığı için padişahın adını almıştır.Ana gövdesinden kat kat yükselen kule denizden gelebilecek saldırıyı erken haber alabilmek için yapılmıştır.Kule içerisinde dar gözlem pencereleri Bulunmaktadır.Askeri amaçlarda kullanılmak için yapıldığından “silahlı ayas kulesi” olarak bilinmektedir.1536 yılında inşa edildiği tahmin edilmektedir. AYAS KULE (ASUR) Ortaçağdan kalmadır.7. ve 10. yüzyılar arasında arap ve bizanslılarla olan savaşta tamamen tahrip olan kent 11. yüzyıldan itibaren ayas adıyla piskoposluk merkezi oldu.bu dönemde ünlü bir ticaret limanı olma özelliğini sürdüren ayasta biri karada biride limandaki ada olmak üzere iki kale inşa edildi. 1266 yılından 1337 yılına kadar defalarca melüklülerin saldırısına uğradı ve tahrip edildi.sıkça yıkılıp yeniden yapılmasından dolayı devşirme yapı olduğu görülmektedir. KIZ KALESİ (ATLAS) Ayas limanında yanaşan gemilere ek hizmet binası olarak tasarlanmıştır. İtalyan mimarisi ile inşa edilmiştir. Kalenin içerisindeki salonlar , odalar ile yapılan araştırmalar sonucunda buranın bir gümrük kontrol merkezi , zahire, su sarnıcı ,silah ve önemli bürokratik işlemlerin yürütüldüğü bir yer olduğu düşünülmektedir. MARKO POLO İSKELESİ Marko Polo 1268 yılında batıdan deniz yolu ile ayas’a ayak bastığı iskeledir. Bundan dolayı da adı markopolo iskelesi adlandırılır. Gemilerin yanaştığı bu iskele , Makro Polo’nun Asya’ya buradan çıkmasıyla tarihi değer kazanmıştır. 1271 yılında Çin dönüşünde yine buraya gelmiştir. 11.yy. da yapıldığı sanılmaktadır. Doğum – Çocukluk Dönemi : Yörede diplomasız köy ebeleri tarafından halen doğum yaptırılır. Çocukluk döneminde Çeşitli inanışlar ve uygulamalara rastlanır.Bunlar: ocuğun babasının cebinden para aldırana kadar hırsız olur düşüncesiyle tırnak kesilmez. Dişi çıkarken bıngıldağına ( Başının üzerindeki yumuşak yer) badem yağı çalınır. Memeden kesmek için memenin başına salça çaldırılarak emdirilir veya memenin başına saç yapıştırılır.İlk diş çıktığında bulgur kaynatılır üzerine şeker dökülerek komşulara dağıtılır ve karşılığında hediye alınır.• Sünnet :Sünnet olurken çocuğu tutan kişiye kirve denir. Kirve olacak kişi tuttuğu çocuk için hediye getirir. Çocuğun aileside kirveye hediye götürür. EVLENME Düğünler köy düğünü , salon düğünü ve mevlütlü olmak üzere üç şekilde yapılır. Her iki taraf anlaşarak düğünün ne şekilde olacağına karar verir. Düğünden bir hafta önce tanıdıkları davet etmek için yol denilen havlu,gömlek ve kumaş gibi şeyler gönderilir. Düğünden birkaç gün önceden davul eşliğinde çeyiz gider . Yine düğünün ilk günü veya önce törenle ve dualar işliğinde erkek evinin damına düğün bayrağı çekilir. Bayrak direğine ayna , soğan, çiçek ,asma anahtar v.b. şeyler bağlanır.Yöresel uygulamalar daha çok köy düğünlerinde görülür. Köy düğünü içkili olup üç gün sürer . Damat tıraş edilirken ayakkabısı saklanır hediye alınmadan geri verilmez.Gelin arabası kız evinden oğlan evine giderken arabanın önünde gençler halay çekerek giderler.Ayrıca arabanın yolu kesilir ve hediye alınarak bırakılır. Gelin gelin arabasından inmeden kayınpederi ve kayınvalidesinden indirmelik (para,tarla,inek v.b.) ister. Arabadan indikten sonra geline içi su dolu cere (testi) kırdırılır. Gelin ve damadın geçeceği kapının üzerine dut yaprağı yapıştırılır ve damadın annesinin elinin altından eve girerler. Düğünden bir gün sonra mevlüt okutulur ve mevlüde gelen kadınlara eşarp örtülür. Askerlik ve gurbetçilik :Askere uğurlama esnasında yemek ziyafeti verilir.Arabalarla konvoy eşliğinde gönderilir ve arkasından su dökülür.Ölüm : Ölünün arkasından özellikle kadın akrabaları ağıtlar yakarlar . Ölü evine yakınları ve komşuları yemek getirirler. Helva yapılarak dağıtılır.Yedi gün boyunca kuran okunur ve gelenlere yemek verilir. Ayrıca kırkıncı ve elli ikinci günü yemek verilerek kuran okutulur.• Halk meterolojisi : Yöre insanlarından özellikle yaşlı kişiler rüzgarların estiği yöne,bulutlara,ayın etrafındaki kırmızı halkalara , gökyüzünün kızıllığına,denize ve benzeri şeylere bakarak hava tahminlerinde bulunurlar.Bu tahminlerin çoğu zaman tuttuğu görülür.• Halk matematiği :Halk arasında bir teneke tahıl ölçeğine bir haviye denir ve tahminen 16-17 kğ. dır. İki tenekeye bir gülek denir oda 32-33 kğ. gelir.Balıkçılar denizin derinliğini ,ağların uzunluğunu ve iplerini pratik olması sebebi ile kulaç cinsinden ölçerler.• Nazar-nazarlık,uğur-uğursuzluk : Yörede nazara karşı evin görünen bir yerine nal,köpek kafatası veya nazar boncuğu asılır. Yine nazara karşı kurşun dökülür ve kekik,soğan kabuğu,tuz ve benzeri şeyler karıştırılarak yakılır ve tütsü yapılır.Yeni başlanacak bir işe pazartesiden başlanması iyi sayılır. Kurban kanının denize veya dereye döküldüğünde yağmurun yağacağına inanılır.• Salı günü ekmek yapıp çamaşır yıkamak, gece tırnak kesmek,çocuk üzerinden atlamak köpek uluması , damda baykuş ötmesi v.b. şeyler uğursuzluk sayılır.• Büyü : Fal ve büyüye yörede önem verilir. Bahtın açtırılması veya kapanması,iki kişinin arasının açılması veya düzeltilmesi, çalınan bir malın bulunması için büyücüye gidilir ve muska yaptırılır.• Adak : Adak genellikle olunması istenen iyi işler için koyun,tavuk ve kuran okutma olarak adanılır. Yörede Demirtaş köyündeki Demirtaş Dede türbesinde bu adaklar kesilir. Türbelerin bulunduğu yerlere gidilerek ağaçların dallarına bezler bağlanır ve dilek dilenilir. Demirtaş Dede türbesinden ağaç kesen ve getirip yakanların başına felaket geleceğine inanılır ve bundan korkulur. • Bayramlar : Bilinen ve kutlanılan dini ve milli bayramların dışında yörede bahar bayramı Sultan Nevruz adı altında kutlanılır. Bugünde kırlara gidilerek piknik yapılır.• Yemek türleri : İlçenin kendine has zengin yemek çeşidi olmamakla birlikte , yüzük çorbası,aşure, toga,balık pilavı gibi yemek çeşitleri yapılmaktadır. Toplu yemek yapıldığı zamanlarda ve düğünlerde aşçılığı ile ünlenmiş kadınlar görev yaparlar.Lahmacun ,yüzük çorbası , dolma , sarma , köfte ve kısır yemekleri özel gün yemekleri arasında sayılabilir BALIKÇILIK İlçede balıkçılık ilçe merkezi ile sahilde bulunan köyler olan Gölovası,K.Yumurtalık, Haylazlı ve Deveciuşağı köylerinde yapılmaktadır. Sahil şeridindeki bu yerleşim yerlerinde boyları 3 metre ile 9 metre arasında 150- 200 arasında tekne bulunmaktadır. Ağ ( Karides , barbunya , zide v.b.) barikat ,kaşık , olta ve benzeri usullerle balık avcılığı yapılmaktadır. Denizde avlanma derinliği 42 kulaç (70 Metre) yi bulmaktadır.Balıkların nesli tükenmekte olup bununda en önemli sebepleri : Bilinçsiz avlanma ,yavru balık avcılığı ve yasak olan dönemlerde av yapılması sayılabilir. Balıkçılığı Yumurtalık halkından başka İskenderun, Karataş, Samandağ ve hatta Karadeniz’den gelen balıkçılarda çevirme ve turollarla yapmaktadırlar . En çok yakalanan balık cinsleri: Kefal ,lagos, sergoz , karagöz , gargur , melenur , altunkuşak , istavrit , lüfer , levrek , çupra ,kayabalığı ,barbunya,sardelye,gümüş,mırmır, karades , mercan,torik ve arı balığıdır. Ayrıca vatoz ,sapan ,köpek,yengeç,ahtapot, subiye, ve kalamar balık cinsi olmadığı halde tüketilen ve avlanan deniz ürünleridir.Tutulan balık ve deniz ürünlerinin çoğunluğu Ceyhan ,Adana, Mersin, ve İskenderun gibi yerleşim birimlerine tüccarlar aracılığı ile satılmaktadır. En çok avcılık yapılan mevsimler ilkbahar ve sonbahardır. Balık neslinin ve sayısının azalması ile birlikte bu mesleğe olan ilgi giderek azalmıştır. Geçimini balıkçılıktan temin eden aileler başka geçim kaynaklarına yönelmiştir.Balıkçıların gelişen teknolojiye adapte olamaması , yörede profesyonel anlamda balıkçılık yapılamamakta dışardan gelenlerde yöre balık rezervlerini aşırı şekilde kullanarak bölge ekonomisini olumsuz yönde etkilemektedir ve alternatif balıkçılığa (Yavru balık ve havuz yetiştiriciliği)yönelememesi balıkçılığı geriletmiştir. Çamlık ve Yelkoma dalyanının yanında ilçe genelinde 6 adet su ürünleri kooperatifi balıkçılığı ayakta tutmaya çalışmaktadır. HAYVANCILIK İlçemizde 6084 adet büyükbaş, 8.000 adet küçükbaş hayvan bulunmaktadır. 3592 adet melez, 2492 adet yerli olmak üzere 5.196 adet sağılır büyükbaş hayvan Dalyanlar | 01 Ağustos 2009 YELKOMA VE ÇAMLIK DALYANI Bölgede önemli iki dalyan bulunmaktadır.Bunlar , çamlık ve yelkoma dalyanları’dır.Çamlık dalyanı,Delta’nın kuzeyinde yer alır.Geleneksel yapıda dokuz adet kuzuluğun bulunduğu sazlardan yapılmış 1300 metre uzunluğundaki parmaklık ile denize doğru kapatılmış bir koydur. Yelkoma dalyanı ise eski ceyhan nehri yatağının güneyinde yer almaktadır. Çok sığ bir lagündür.Denizle doğrudan bağlantısı olmayıp ağlantı birkaç kanal yoluyla çamlık lagünü ve diğer lagünler aracılığıyla sağlanmaktadır.Her iki dalyanda da geçmiş senelere göre balık üretiminde büyük bir düşüş yaşanmıştır.Özellikle 1930’lu yıllarda ceyhan Nehri’nin yatak değiştirmesi, daha sonraki yıllarda ise nehir üzerine yapılan barajlar ve taşkın önleme seddeleri nedeniyle tatlı su ve besin maddesi girişinin azalması etkili olmuştur. Turizm Potansiyeli | 02 Ağustos 2009 Turizm bölgesinin faaliyete geçmesi ile birlikte; Hotel,Motel,Golf, Tennis , Rüzgar Sörfü vb. gibi aktiviteler hem yerli turist hem de yabancı turist potansiyelini artması ile birlikte turizm açısından önemli kazanacaktır. Geniş kumsallarımızda sahil voleybolu yapılabilecek bunu uzun süreli ve uluslararası bir etkinliğe dönüştürülebilecek bir kapasite vardır. ☻ Sahil sörfü yapılabilecek yaz boyunca hafif esintisi eksik olmayan uygun bir denizi vardır. ☻ Kayalık alanlarda sualtı avcılığı tüm yıl boyunca yapılabilir. ☻ Ceyhan nehrinin taşıdığı alüvyonlarla oluşmuş şu an üzerinde doğal hayatında pek gelişmediği geniş ve uzun ( 24 km.) kumullar motokros yarışmaları için çok uygun bir zemin oluşturmakta sadece teşvik beklemektedir. Yapılan etkinlikler geliştirilerek tanıtılırsa yöremiz bir turizm cenneti olmaya adaydır.
|
|
 |
|